Türkiye’de İşsizlik Beklentilerin Üzerinde - 15/12/2014

Türkiye’de işsizlik oranı %10,2 seviyesinde beklenirken, 3,5 yılın zirvesine çıkarak  %10,5 seviyesinde gerçekleşti. İstihdam verilerinin detaylarına baktığımızda büyümenin yetersiz kaldığı bir ortamda çok ciddi bir istihdam yaratılamadığını gözlemliyoruz. Geçtiğimiz hafta Türkiye 3. çeyrek büyüme rakamı %3 seviyesinde tahmin ediliyordu ancak % 1,7 seviyesinde gerçekleşmişti. İşsizlik oranı erkeklerde %9,1 olurken, kadınlarda %13,6 oldu. 15 yaş üzerinde istihdam edilenlerin sayısı 26 milyon 169 bin kişi olarak kaydedilirken,  tarım sektöründe çalışan sayısı 5 milyon 625 bin kişi, tarım dışı sektöründe çalışan sayısı ise 20 milyon 545 bin kişi olarak gerçekleşti. İstihdam edilenlerin %21,5 ‘i tarım , %20,3’ ü sanayi ,%7,5’i inşaat ve %50,7’ si hizmet sektöründen.  İşgücüne katılma oranına baktığımızda ise %51,1 seviyesinde bir katılım oranı gerçekleştiğini gözlemliyoruz, bu rakam 29 milyon 233 bin kişiye denk geliyor ve %71,7’ sini erkekler, %31,1’ ini ise kadınlar oluşturuyor. Kayıt dışı çalışanların oranı ise %35,7 seviyesine ulaştı. Kayıt dışı çalışanlar hiçbir güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışan kişileri ifade ediyor. Türkiye’de büyüme ve enflasyon oranı ile ters orantılı hareket eden işsizlik oranın ciddi bir iyileşme gösterememesi ve çift hanelerde seyretmesi yatırımcıların özellikle büyüme
konusunda endişelerinin artmasına ve ülkeden uzun dönemde bir fon çıkışına neden olabilir. Sosyal bir problem olarak da algılanan işsizliğin, bireylerin ve toplumların çalışma verimini düşürerek ekonomik büyümede olumsuz etki yapması da beklenebilir. IMF’ nin Kırılgan Beşli olarak nitelendirdiği ülkeler içinde olan Türkiye ekonomisindeki işsizlik oranına baktığımızda, Türkiye’nin Güney Afrika’daki %25,4 oranından sonra ikinci sırada olduğunu gözlemliyoruz. İki ülkenin büyüme oranlarına baktığımızda ise, yıllık %1,7 büyüyen Türkiye ekonomisinde %10,5 işsizliğin olması, yıllık %1,4 büyüyen Afrika’nın %25,4 olan işsizlik oranına göre iyi algılanabilir ancak iki ülke arasındaki nüfus farklılıkları bu tezi çürütüyor.

Teknik Analiz



ABD dolarının TL ye karşı güçlü duruşu paritenin yukarı yönlü trendinin devam etmesine  neden oluyor. Bugüne 2,30 seviyesinden başlayan parite günün ikinci yarısında 2,34 seviyesini görerek son bir yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Bu yükseliş FED’ in olası bir faiz artırım fiyatlaması olarak yorumlanabileceği gibi, politik ve ekonomik risklerin de fiyatlanması söz konusu olabilir. Teknik görünümde parite 2,2840 seviyesi üzerinde kaldığı sürece yükseliş trendi devam edebilir. An itibariyle 2,3360 seviyesinden işlem gören parite için 2,3443 ve 2,3522 bir sonraki direnç noktaları olarak izlenebilir. 2,3262 ve 2,3160 noktaları ise destek noktaları olarak takip edilebilir.
--------------------------------------------------------------------
Burada yer alan bilgiler bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan sorumluluk kabul edilmemektedir.
--------------------------------------------------------------------
 
 
 

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiyede Enflasyon'un Sebebi Nedir?

Havayolu Sektörü ve Turizm

Türk Hava Yolları ve Maliyetler