Makro Analiz

Avrupa Birliği’nin geleceği konusunda endişelerin artması bu birliğin durumunun yeniden sorgulanmasına neden oluyor.   İngiltere’de 23 Haziran günü gerçekleşen referandum sonrasında çıkan Brexit kararı ile çatırdamaya başlayan ekonomik birlik aslında daha bir çok soruna gebe. 18 Nisan 1951 yılında Belçika, Hollanda, Lüksemburg , Fransa , Batı Almanya ve İtalya arasından imzalanan Paris Antlaşması ile günümüzün Avrupa   Birliğini oluşturacak ilk adım olan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kuruldu.   Tam 65 yıl sonra ise karşılaştığımız AB ‘den ayrılma fikri, birliğin aslında çok sağlam bir temele oturmadığının göstergesi mi? 2017’de İngiltere’nin AB’den ayrılma süreci başlayacak. Çok sancılı geçeceğini düşündüğüm bu sürecin, piyasaları ciddi anlamda dalgalandıracağını düşünüyorum.   AB’nin genelinde de göçmen karşıtlığının artması ve aşırı sağ politikaya yönelik bir eksen kayması, birliğin geleceği konusundaki soru işaretlerini artırıyor. Örneğin Hollanda’nın göçmen karşıtı lideri Gee

Yılın son haftasına girdik, 2016 yılı nasıl geçti diye sorarsanız herkes gibi ben de çok iyi geçmediğini söyleyebilirim. Suriye ile birlikte başlayan göçmen krizi, Avrupa Birliğindeki çatırdamalar, Türkiye-Rusya arasındaki dalgalı ilişkiler, yurtiçindeki terör olayları, darbe girişimi ve politik karışıklıklar...Her sene sonunda, bir sonraki senenin daha iyi geçmesi ümidiyle insanlar kendilerini mutlu hissetmeye çalışıyor. Etraftaki yılbaşı süslemeleri ve ışıklar insanları yılbaşı büyüsüne kısa bir süreliğine kaptırsa da, dünyadaki sıkıntıların ve belirsizliklerin ilelebet bittiğini söylemek zor. 2017’ nin neye ve kime göre daha iyi veya kötü geçeceğinin de bir garantisi yok. Şu anda halihazırda çözülmesi gereken bir çok sorunun olması, kanımca 2017’ye biraz daha ümitsiz bakmama neden oluyor. Yeni seneyi ekonomik ve politik olmak üzere iki kategoride değerlendirme yapmak gerekiyor. Çok uzun tutmayacağım çünkü konuşacak ve anlatacak yüzlerce olay ve haber var.. . Dünya ekonomisinin y

Dün Türkiye dahil çoğu yerde gerçekleşen terör saldırıları, dünyadaki huzuru yeniden bozdu. Rusya’nın Ankara büyükelçisine yapılan suikastı tüm dünya gibi ben de kınıyorum ve bunun iyileşmeye devam eden Türkiye-Rusya ilişkileri için bir provokasyon olduğunu düşünüyorum. Diğer taraftan Berlin’deki Yılbaşı Pazarı’na düzenlenen saldırı da, terörün yeniden masum insanların karşısına ne zaman çıkacağının belli olmadığını gösterdi. Almanya, Yılbaşı Pazarlarına yapılacak saldırılar için önlem alacağını aylar öncesinde duyurmuştu ancak malesef engel olamadı. Ne yazık ki , güvenlik, sadece pazara giren insanların sırt çantalarını kontrol etmekle yeterli kalmadı. Fransa’nın Nice kentinde yapılan saldırının benzeri Berlin’de de gerçekleşti. Terör olaylarının ekonomiye genel etkisi olumsuz olmak ile birlikte, sosyal toplumun da psikolojik olarak travma yaşamasına neden oluyor. Tüm bu olumsuz ortamda ekonomik kararlar almak zor ama, bugün TCMB aylık para politikası kurulu toplantısında çok

Geçtiğimiz hafta ABD Merkez Bankası FED’in faiz artırım kararından sonra yeniden hareketlenen piyasalar, kendini bu sefer 2017 yılının faiz artırım senaryosuna adapte etmeye çalışıyor. ABD ekonomisinin iyileşmeye devam etmesi ile birlikte güçlenmeye devam eden ABD doları, özellikle gelişmekte olan ülke para birimlerini baskı altında tutmaya devam ediyor.   Bu hafta Noel’den önceki son işlem haftası. ABD ekonomisinden bu hafta Çarşamba günü konut satışları verisi ve Perşembe günü de büyüme rakamı takip edilmeli. Kasım ayına ait konut satış beklentisi 5,50 milyon , bir önceki ay 5,60 milyon olarak gerçekleşmişti. Oransal olarak baktığımızda da %1 lik bir azalma gerçekleşmesi bekleniyor. Bir önceki ay da %2’ lik bir artış gerçekleşmişti. Perşembe günkü büyüme verisinde ise beklenti %3,3’ lük bir artış.   Bir önceki çeyrek %3,2’ lik bir artış gerçekleşmişti. Özellikle ABD tarafından gelecek olan veriler üzerinde duruyorum, çünkü Dolar’ın yönünü belirleyecek olan   her zaman olduğu gibi A

Petrol fiyatlarının düşmesi ile birlikte Dolar endeksi %23,6 seviyesinde bir geri çekilme yaşayarak 95,89 seviyesini gördü. Halen 100 seviyesi üzerinde görünen  Dolar endeksi Dolar’ın güçlü trendini teyit etmeye devam ediyor. Fed’in Aralık ayında faiz artırımını netleştirmesi ile birlikte önemli bir yükseliş kaydeden Dolar, teknik bir dülzetmenin sinyallerini verirken, petrol fiyatlarındaki aşağı yönlü hareket etmesi Dolar’ın teknik olarak düzeltmesi için bir tetikleyici oldu. Diğer taraftan petrol fiyatının sürekli düşüş göstermesi FED’in Aralık ayında kesinleşen faiz artırımını yeniden sorgulamasını gerektirebilir. Bu durumda dolar endeksi çok ciddi bir düzeltmeye girebilir. Bu hafta açıklanacak olan ABD Tarım Dışı İstihdam verisi olumlu olduğu takdirde Dolar’da yaşanan bu düşüş sınırlı olabilir. Avrupa Merkez Bankası tarafından açıklanan ve bono alımının biteceğine dair bir beklenti yok. Ancak Mario Draghi’nin söylemlerine dikkat etmek gerekiyor. Bu hafta tarım dışı istihdam be

Dolar’ın bu haftaki hareketinde Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası’nın Perşembe günü vereceği faiz kararı belli olacak. Geçtiğimiz hafta 3,40 seviyesinden dönen parite için yükselen trend devam ediyor. Şu anda Merkez Bankası’nın bir hafta vadeli repo faiz oranı %7,5 seviyesinde. Beklenti, faiz oranın sabit kalacağına yönelik, ancak Dolar’daki yükselen hareket Merkez Bankası’nın faiz politikasını yeniden gözden geçirmesini gerektirebilir. Bugün açıklanacak olan Yıl sonu TÜFE oranı’nın da faiz konusunda belirleyici olmasını bekliyorum. %7,81 seviyesinde olan enflasyon oranında bir yükseliş gerçekleşirse, Merkez Bankası daha sıkılaştırıcı bir strateji benimseyebilir. ----------------------------------------------------------------- Burada yer alan bilgiler bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sun

Dolar yükseliş trendini sürdürmeye devam ediyor. ABD başkanlık seçimleri sonrasında 3,15 seviyesinden başlayan güçlü artış 3,40 seviyelerini zorlamaya devam ediyor. BIST Vadeli İşlem Opsiyon Piyasası’nda Aralık 2016 Dolar TL vadeli sözleşmesi 3,4172 seviyesinden işlem görüyor. 2017’ ye bakıldığında ise Şubat 2017 sözleşmesinin 3,4609 seviyesinden Aralık 2017 sözlşemesinin ise 3,7191 seviyesinden işlem gördüğü gözlemleniyor. Doların bu güçlü hareketinin temel sebebi dün FED başkanı Janet Yellen’ın dün yaptığı açıklamalar oldu. Aralık ayında faiz artış ihtimalinin daha da güçlenmesi doların sadece tl karşısında değil tüm para birimleri karşısında da değer kazanmasına neden olmaya devam ediyor. Teknik görünümde, RSI indikatörü aşırı alım bölgesinde olmaya devam ediyor ve USDTRY’de 89 seviyesi ile son zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Bu durum güçlü bir düzeltmeye işaret ediyor. İşin reel ekonomi tarafında baktığımızda ise yükselen dolar’ın uzun dönemde enflasyonist etkisinin büy

Bugünün ekonomi takviminde iki önemli enflasyon verisi var. Birincisi Türkiye saati ile 13:00’de açıklanacak olan AB bölgesi   yıllık tüketici enflasyonu. Ekim ayında %0,3 seviyesinden gerçekleşmesi beklenen enflasyonun yıllık olarak %0,5 seviyesinde sabit kalması bekleniyor. Eylül ayında aylık enflasyon %0,4 olarak gerçekleşmişti. AB merkez bankasının yaptığı parasal genişleme hareketinin etkilerini yeniden gözlemleme şansı bulacağımız bu verinin euro para biriminde hareketlilik yapması muhtemel gözüküyor. Beklentilerin dışında düşük gelecek bir enflasyon verisi eurusd paritesindeki satış baskını daha fazla artırabilir. Diğer takip edilecek veri ABD tarafından gelecek olan enflasyon verisi. Çekirdek enflasyon Eylül ayında %0,1 seviyesinde gerçekleşmişti. Bu ay ki beklenti ise, %0,2 seviyesinde gerçekleşecek bir enflasyon. Philadelphia Fed Başkanı’nın son açıklamalarına göre istihdam oranı istenilen seviyelere ulaşsa da, enflasyon oranında halen beklenen %2 seviyesine ulaşılmadı

ABD’de başkanlık yarışı Trump ve Hillary arasında şiddetlenmeye devam ediyor. Her iki adayın yaptığı konuşmaları yakından takip etmekle beraber, genel vardığım kanı, ABD başkanlarının geçici ve ABD siyasetinin ilelebet devam edeceği yönünde. Her iki aday da birbirine karşı sert suçlamalar yapsa da durum tamamen karşındaki kandırmaktan ibaret. Siyasiler her ülkede halkına karşı vaatlerde bulunur ancak çok azı gerçek bir şekilde söz verdiklerini uygular. Ben her iki başkana da, önceki başkanlar gibi güvenmiyorum ve ABD’nin siyaseti hiç bir zaman değişmeyecek. Dış politikadan beslenen ABD’ nin, özellikle Ortadoğu Politikası’nda da pozitif yönde bir ilerlemenin olmayacağını düşünüyorum. Suriye’de yaşanan kaos ve bu felaket ile birlikte milyonlarca güçsüz insanın ezilmesi uzun bir süre daha devam edecek gibi görünüyor. Suriye’de geçtiğimiz bayram yapılan, daha doğrusu uygulanmaya çalışılan “Sözde Ateşkes” ‘ in hiç bir şekilde başarılı olamaması, Suriye ve Ortadoğu’nun genelindeki bataklığı

  Dünyadaki son gelişmelere baktığımızda FED’in toplantı tutanakları faiz artırımının yine konjönktürdeki gelişmelere göre şekilleneceğini ifade etti. Bu sebepten dolayı net bir faiz artırım sinyali yok. Japonya ekomosinde ise dış ticaret rakamları   kötü gelmeye devam ediyor. Yapılan ihracat %14 azalırken, ithalat da %24,7 azaldı. ABD tarafından ise Philadelphia FED endeksi Ağustos ayında bekletilerin üzerinde güçlü bir şekilde yükseldi. Philadelphia bölgesindeki iş ortamı’nın durumunu gösteren bu endeks, ABD ekonomisinin genelindeki iyileşmenin ve hızlanmanın öncü göstergesi niteliğinde. DAX tarafındaki şirketlere baktığımızda, araba kiralama şirketi “Sixt” yılın ilk yarısında çok iyi bir ciro elde etti ve kar artışını sürdürdü. Şirketin geliri %14,6 artarak 1,15 milyar Euro’ya çıkarken, vergi öncesi kazanç %9,5 artarak 81,9 milyon Euro’ya çıktı. Bu büyümede şirketin uluslararası satışları etkili oldu. İsviçreli Gıda ve İçecek üreticisi “Nestle” ise yılın ilk yarısın

Temmuz ayının başında güçlü bir yükseliş sergileyen DAX endeksi Çarşamba günü ciddi bir düzeltme gerçekleştirdi. Dün gece ABD Merkez Bankası FED’in toplantı tutanakları açıklandı. Olası faiz artırımı ile ilgili sinyallerin verildiği tutanaklarda yine bir belirsizlik hakim ancak etkileri güçlü olarak bilinen FED üyeleri William Dudley ve Dennis Lockhart, yakında ABD’de bir faiz artışının anlamlı olabileceğini ifade ettiler. Şirketler tarafında, Augsburg merkezli “Kuka” ‘nın Çinli Midea Grup tarafından satın alınmasının onaylanması hisse üzerinde az da olsa pozitif bir etki yarattı (fiyat hareketlerini bu linkten görüntüleyebilirsiniz http://www.investing.com/equities/kuka-historical-data ). Ödeme sistemleri sağlayıcısı “Wirecard” ise Visa Avrupa’ya sattığı kredi kartı iş kolu sonrasında vergi sonrası karını 32,4 milyon euro’dan 130,2 milyon euro’ya çıkardı. Şirketin sermayesi ise %30’dan fazla artış gösterdi. ( http://tr.investing.com/equities/wire-card-historical-data )

DAX 10810 ve 10860 seviyelerine ulaştıktan sonra bir düzeltme hareketine girdi. Dün nispeten sakin bir hareket sergileyen endeks ideal olan düzeltme seviyesi 10635 i bugün içerisinde hedefleyebilir. Bu seviyeden dip yapıp yukarı yönlü de bir tepki ihtimali olan endekste yeniden 10800 ve 10860 seviyeleri hedeflenebilir. Sonrasında ise 11152 seviyesine bir ralli gerçekleşebilir. Düzeltme hareketinde 10635 – 10620 ve 10560 seviyeleri önemli destek noktaları olarak izlenebilir.Eğer 10620 doğrudan kırılırsa 10545 seviyesine doğru ciddi bir düşüş görülebilir. ----------------------------------------------------------------- Burada yer alan bilgiler bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayan

Bugün ABD ekonomisinden TSİ ile 15:30 da gelecek olan Temmuz ayı tüketici fiyat endeksi verisi, ABD ekonomisinin genel durumu hakkında ve FED’in faiz artırım stratejisi ile ilgili bir ipucu olacak. Dolar’a endeksli paritelerde hareketlilik beklemek ile beraber enflasyonda   belirgin bir düşüş, FED’in faiz artırımını ötelemesine yeniden neden olabilir. Beklentilere baktığımızda Temmuz ayında TÜFE’de 0,1 puanlık bir düşüş bekleniyor, aylık bazda %0,1 artış beklenirken(Haziran ayında %0,2 gerçekleşmişti), yıllık bazda ise %0,9   seviyesinde bir artış bekleniyor (Haziran ayında yıllık %1 artış gerçekleşmişti). Diğer taraftan konut sektöründen de veriler takip edilecek. Saat 15:30’da Temmuz ayı inşaat izinleri ve İnşaat başlangıçları verisi izlenecek. ABD’de başlayıp tüm dünyaya yayılan konut krizinin iyileşmesi yılları aldı ancak ABD konut sektöründeki toparlanmanın seviyesi ABD dolarının izleyeceği yön açısından önemli. --------------------------------------------------------

Sakin bir günün sonrasında DAX yeniden 10700 puan üzerinde hareketine devam ediyor.   Bizdeki BIST30 endeksine benzer MDAX dediğimiz endeks (Mid-Cap-DAX), tüm zamanların en üst seviyesine çıktı. DAX’daki bu yükseliş’de etken Henkel ve RWE ‘den gelen olumlu karlılık rakamları oldu. Henkel’in yeni CEO’su Hans Van Bylen’in de şirket için yarattığı güven yatırımcılar tarafından olumlu karşılanmakta. MDAX’daki yükselişin destekleyicileri de otomotiv endüstrisi için aydınlatma ve elektronik ürünler üreten Hella ve Schaeffler şirketleri, Gıda ve Kozmetik şirketi Symrise ve tekstil şirketi Zalando oldu. Bugün Avrupa bölgesinden TSİ 12:00’de ikinci çeyrek öncü büyüme rakamları bekleniyor., rakamlarda bir değişiklik beklenmez iken, sanayi üretiminde bir önceki yılın Haziran ayına göre aylık bazda %0,5 ve yıllık bazda %0,7 artış bekleniyor. Sanayi üretimindeki artış DAX’a olumlu yansıyabilir. ABD   ekonomisinden ise bugün TSİ saat 15:30’da Temmuz ayı perakende satış veri

15 Temmuz’dan itibaren geçirdiğimiz zor günler sonucunda güçlü duruşunu sergileyen Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümeti, sadece siyasi istikrarı değil ekonomik istikrarın da etkin bir şekilde devam etmesini sağladı. Piyasasın tekrar normale dönmesini takdir etmek gerekiyor ancak uluslararası kredi kuruluşlarının ülke ekonomisinin gidişatını olumsuz yönde etkilemeye yönelik yaptıkları değerlendirmelerin artık bir son bulması gerekiyor. S&P’nin yaptığı değerlendirme tamamen spekülatif olmakla birlikte, ekonomik anlamda ciddi bir atak yapmış olan Türkiye Ekonomisinin önüne taş koymaktan ibaret. Yabancı yatırımcı ne yazık ki bu kuruluşların değerlendirmelerine dikkat ediyor ve yatırımlarını ona göre değerlendiriyor.              Hükümetin ekonomi kurmaylarının ve özellikle Merkez Bankamızın, bu kuruluşlara Türkiye Ekonomisi’nin güçlü ve istikrarlı olduğunu defalarca anlatmasına rağmen, olumsuz notlar üzerine sürekli spekülasyon yapılması tamamen siyasi bir karar olarak göze çarp

Türkiye’de Turizm sektörünün kırılganlığının başta Rusya ile başlayan kriz ile birlikte tavan yapması, hükümetin artık bu konuda bir şey yapması gerekliliğini mecbur kıldı. Hem erken rezervasyon döneminde hem de yaz başladığından beri otel doluluk oranlarında yaşanan problem devam ediyor. Hükümet sektörü teşvik amaçlı girişimlerde bulundu ancak bu durum sektörün toparlanması açısından rahatlatıcı olmadı. Ramazan bayramının 9 güne çıkarılması, charter uçaklara teşvik verilmesi gibi yardımlar yine de turizmcilerin yüzünü güldürmedi. Bugün TSİ saat 11:00’de Türkiye’ye gelen Mayıs ayı yabancı turist sayısı rakamı açıklanacak. Bir önceki ay’da %28,07 lik azalma yaşanan rakamlarda, yapılan teşvikler sonrası bir iyileşme olacak mı diye bakacağız ancak sektördeki genel karamsarlık sebebi ile iyileşmeden söz etmek biraz daha zor görünüyor. Son günlerde yaşanan İsrail ve Rusya yeniden yakınlaşmalar aklıma neden daha önceden yapılmadı sorusunu getiriyor.   Bu durum hükümetin artık bir çıkmaza g

%51,9 oran çıkalım derken , % 48,1 kalalım dedi. Sonuçlarda İngiltere’nin kuzeybatı bölgesinden gelen sonuçlar etkili oldu. Newcastle ve Sunderland bölgelerinden gelen %51 ve %61 oranında çıkma yönündeki sonuçlar referandumun kaderini belirledi.   Sunderland’de Nissan’ın fabrikası var, bu bölge AB’ye ihracatçı olduğundan bir ayrılma beklenmiyordu ancak ciddi bir sürpriz oldu. Yine Honda fabrikasının olduğu Batı İngiltere’deki Oldham bölgesi, UKIP partisinin baskın olduğu yerdi ve %55 çıkalım oyu gerçekleşti. Finans bölgesi olan City of London’dan ise %75,3 kalalım oyu geldi. Kişisel beklentim bu yönde değildi ve benim için de ciddi bir sürpriz oldu. İngiltere’ye bundan sonra “Yeni İngiltere” diyeceğim. İngiltere’nin AB’den çıkış süreci ile ilgili 2 yıl kadar bir geçiş dönemi var. Yeni İngiltere’nin Türkiye ile Gümrük Birliği anlaşması da yapacağı belli değil ama ben o kadar da katı olmayacağını düşünüyorum. İngiltere ile ticaret yapan   Arçelik, Ford Otosan ve Tofaş için Gümrük Bir

Brexit üzerine haftalardır çok şey yazıldı, çizildi ve yarın itibariyle referandum başlayıp olay neticelenecek. Sayısız referandum anketi üzerine yapılan spekülasyon, son bir haftadır yerini İngiltere’nin AB’de kalması yönünde bir sonuca çevirdi. Bu senaryoda İngiliz parlamenterin suikasta uğraması ve bu durumun İngiltere’nin bir Brexit durumunda daha sert bir kaos ile karşılacağı endişesini yarattı. Diğer AB ülkeleri’de ısrarla Brexit’in Avrupa ekonomisini daha ciddi bir resesyona sürükleyeceği konusunda yorumlarına devam ediyor. Özel sektör de Brexit senaryolarını hazırlamış durumda ve çoğu özellikle gelecek yıllardaki karlılık projeksiyonlarında aşağı doğru bir revize yapmış durumda. Brexit’in, demokrasinin beşiği İngiltere tarafından bir referanduma götürüleceği kesindi. Yaşanan gelişmeler anketlerde spekülatif oranlar çıkardı ancak işin içinde de derin devlet olma ihtimali de yüksek görünüyor. Suikast sonucu anket oranlarının farklılaşması bu ihtimali güçlendiriyor. --------