2016'yı bitirirken...
Yılın son haftasına girdik, 2016 yılı nasıl geçti diye
sorarsanız herkes gibi ben de çok iyi geçmediğini söyleyebilirim. Suriye ile
birlikte başlayan göçmen krizi, Avrupa Birliğindeki çatırdamalar, Türkiye-Rusya
arasındaki dalgalı ilişkiler, yurtiçindeki terör olayları, darbe girişimi ve
politik karışıklıklar...Her sene sonunda, bir sonraki senenin daha iyi geçmesi
ümidiyle insanlar kendilerini mutlu hissetmeye çalışıyor. Etraftaki yılbaşı
süslemeleri ve ışıklar insanları yılbaşı büyüsüne kısa bir süreliğine kaptırsa
da, dünyadaki sıkıntıların ve belirsizliklerin ilelebet bittiğini söylemek zor.
2017’ nin neye ve kime göre daha iyi veya kötü geçeceğinin de bir garantisi
yok. Şu anda halihazırda çözülmesi gereken bir çok sorunun olması, kanımca 2017’ye
biraz daha ümitsiz bakmama neden oluyor. Yeni seneyi ekonomik ve politik olmak
üzere iki kategoride değerlendirme yapmak gerekiyor. Çok uzun tutmayacağım çünkü
konuşacak ve anlatacak yüzlerce olay ve haber var... Dünya ekonomisinin yönünü Amerikan ekonomi
politikasının belirlemeye devam edeceğini düşündüğüm yeni senede, ABD Merkez
Bankası FED’ in faiz artırım politikası özellikle gelişmekte olan ülke
piyasalarını dalgalandırmaya devam edecek. Ekonominin çok ısınmasını istemeyen FED, önümüzdeki sene arka arkaya faiz
artırımlarına devam edebilir. Politik anlamda da Donald Trump başrol oynamaya
devam edecek. Ancak, öncelikle ABD halkına ve sonra da dünyaya vadeddiği
şeylerin gerçekleşip gerçekleşmediğine bakacağız. Şu anda tüm dünya mutlu
olmaya çalışıyor ama bilinçaltında da aşırı bir umutsuzluk, mutsuzluk ve korku
yatıyor. Dünyadaki huzurun ise, Ortadoğu’da kesin barış sağlanacağı zaman
gerçekleşeceğini düşünüyorum. Ciddi bir kaosun devam ettiği Ortadoğu’da
özellikle Suriye’de artık bir çözümün gerçekleşmesi şart. Bu durumdan en çok zarar gören tabiki
Türkiye. Hem ekonomik hem de siyasi anlamda geriye giden Türkiye’nin, Suriye
politikasının daha da iyileştirilmesi, ülkenin geleceği için daha iyi olacak.
Her ne olursa olsun yeni seneye birazcık da olsun ümitle bakmak lazım. Ancak şu
anki durum malesef her şeye şüpheci olarak yaklaşmamıza neden oluyor. Ne
diyelim... 2017 umarım dünya için daha barışçıl ve mutlu geçer.