Türkiye'nin Dış İşleri Politikası ve Son Yaşanan Gelişmeler


Türkiye’nin Dış İşleri politikasında takip ettiği agresif strateji gitgide dozunu artırıyor ve Türkiye imajını iyiden iyiye zedeliyor. Almanya ve özellikle Hollanda ile yaşanan diplomatik kriz, Türkiye’nin AB üyelik şansını sıfıra indirmekle ile beraber, iyice içine kapanan bir Türkiye oluşumunu hızlandırıyor. Ülkelerin kendi politik çıkarlarını korumak için yaptıkları hamleler,  günümüzde diplomatik ilişkilerin daha hassas bir hale gelmesine neden oldu. Bu durum da özellikle politikacıların daha kaliteli ve eğitimli olmasını gerektiriyor. Başarılı ve kaliteli bir politikacının, diplomasi’nin en ince ayrıntısını bilmesi ve düşünmeden karar vermemesi gerekiyor. Türkiye’ nin dünya ile yaşadığı diplomatik ilişkilerde diplomasi’yi etkin kullanamaması nedeni ile günümüzde yaşanan gerginlik en kısa zamanda yerini sakinliğe bırakmalı.

Yarın 15/03/2017 Hollanda ‘da seçimler var, ve Irkçı parti lideri büyük bir “İslamofobi” ve “Türkofobi” yaratarak seçim propagandasını yürüttü. Avrupa’da halihazırda var olan ırkçılık ve islam karşıtlığı giderek artıyor ve politikacılar da bunu lehlerine kullanmaya çalışıyor. Ben, Hollanda halkının ciddi anlamda faşist olan birine oy vereceğini düşünmüyorum ancak, oy sistemlerinin de tartışıldığı günümüzde, sonuçların ne olacağı büyük bir belirsizlik içeriyor.

Türkiye’nin AB’ye üyelik sürecinin başladığı 2005 yılında, kutlamalar yapılmış, şampanyalar patlatılmış ve Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümü olan 2023 yılında AB üyeliği bekleniyor iken, şu anda AB’nin ve Türkiye’yi ve Türkiye’nin de AB’yi istemediği bir durumun oluşması tamamen politik bir hatanın sonucu olduğunu düşünümek istiyorum. Avrupa Birliği’ne müslüman bir üye’nin girmesi, Avrupa Hristiyan Birliği içerisinde istenmeyecek bir senaryo. Yıllar boyunca bir oyalama olması ama bu oyalamanın da içeride de bir propaganda olarak kullanılması, Türkiye’ye çok ciddi zarar verdi.

Önümüzdeki referandum, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’de uygulanıp uygulanmamasına karar verecek.  16 Nisan önemli bir tarih ancak Türkiye için bir ölüm kalım meselesi olarak aktarılması, ciddi anlamda bir propaganda malzemesi yapılması, Türkiye’nin siyasi anlamda daha fazla kendini geliştirmesi gerekliliğini açıkça belirtiyor.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Türkiyede Enflasyon'un Sebebi Nedir?

Havayolu Sektörü ve Turizm

ABD Doları ve Romanya Leyi'ne Bir Bakış