Yükselen Dolar Kuru Üzerine - 16/04/2015
Dolar kurundaki agresif
hareketlerin baş aktörü olan ABD Merkez Bankası FED ‘ in faiz artırım
politikası, hem Türkiye hem de diğer gelişmekte olan ülke kurları üzerinde
dalgalanma yaratmaya devam edecek gibi görünüyor. Yüksek Dolar kurunun Türkiye
ekonomisine vereceği hasarın boyutlarını enflasyon rakamları açıkça gösterecek.
Maliyet yönlü enflasyonun olumsuz yönde tetiklenmesini beklediğim Mayıs ayında
yıllık %7,61 seviyesinin üzerinde bir enflasyon rakamına hazır olmakta fayda
var. TCMB’ nin piyasada yaptığı döviz ihalelerine gelen yüksek talep halen ABD
Dolarının yukarı yönlü trendinin devam edeceğine dair çok bariz bir işaret.
Özel sektörün döviz açığının da sürmesi ABD dolarına yönelik talebin son
bulmasının imkansız olduğunu yeniden teyit ediyor. 2,73 seviyesini gören ve bu
sabah itibariyle gerileme yaşayan Dolar kurunun ateşini söndürmek için TCMB’
nin faiz silahından başka bir aracının olmadığının yeniden altını çizmek gerekiyor.
Türkiye’de tek ve istikrarlı bir ekonomi politikasına yer vermek lazım.
Büyümeyi mi hedefliyoruz, yoksa enflasyonu düşürmeyi mi? Büyümeyi sağlamak için
tüketimleri ve yatırımları artırmak, faiz oranlarını düşürmek gerekiyor. Ancak
bu durumda enflasyonist bir baskı oluşuyor. Enflasyon ile mücadele için ise
öncelikle istikrarlı bir kur politikası hedeflenerek, politika faizinin de buna
göre ayarlanması gerekiyor. Yüksek faiz politikasının da yatırımları olumsuz
etkileme gibi bir durum söz konusu. Özel sektör yatırımlarına ihtiyacın yüksek
olduğu Türkiye ekonomisinde, bir yatırım artışı için faiz oranlarının düşük
olmasında fayda var. Ancak yatırımların faiz duyarlılığının seviyesi burada
önemli, çünkü her ne kadar faizler düşsün diye konuşulsa da, düşük faiz hemen
yatırım çekmiyor. Yatırım çekmek için ülke kredi notundan tutun, ülke içi
siyasi birçok kriter göz önünde tutuluyor.
Küresel ekonomide ABD kaynaklı
riskler artmaya devam ediyor. Her ne kadar istihdam piyasasında toparlanma
gözükse de konut piyasası halen acı çekiyor. Mart ayı ev başlangıçları verisi
%15,9 artış beklerken, sadece %2’ lik bir artış gösterdi. FED’ in faiz
artışının Konut piyasasında bir kredi sorununu oluşturacağını düşünmekle
beraber, faiz artırımı için 2016 yılına kadar beklenmesi ve gelecek ekonomi
verilerinin takip edilmesi en uygun strateji olacak gibi duruyor.
-------------------------------------------------------------------
Burada yer alan bilgiler bilgilendirme amacı ile hazırlanmıştır. Yatırım Danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak Yatırım Danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Herhangi bir yatırım aracının alım-satım önerisi ya da getiri vaadi olarak yorumlanmamalıdır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan fiyatlar, veriler ve bilgilerin tam ve doğru olduğu garanti edilemez; içerik, haber verilmeksizin değiştirilebilir. Tüm veriler, güvenilir olduğuna inanılan kaynaklardan alınmıştır. Bu kaynakların kullanılması nedeni ile ortaya çıkabilecek hatalardan sorumluluk kabul edilmemektedir.
--------------------------------------------------------------------