Almanya'nın son durumu ve beklentiler

Almanya'da seçimler yapıldı ve CSU-CDU (Union) dediğimiz birlik en yüksek oyu alarak birinci parti oldu. Aşırı sağcı parti olan Afd de göz ardı edilemeyecek fazla oy alarak göz önünde olmaya devam ediyor. Son durumda ise Union ile Sosyal Demokratlar(SPD) birlikte koalisyon görüşmelerine başladılar ve büyük ihtimalle bir hükümet kuracaklar. Daha da önemlisi ise bu günlerde gündemde olan, Union’un, SPD ve yeşillerin(Die Grünen) desteğini alarak 500 milyar euro’luk bir ek borçlanmayı mecliste üçte iki çoğunluğu sağlatarak onaylatmak istemesi. Bu işe yeşilleri dahil etmelerinin sebebi çoğunluğu sağlamak istemeleri ve karşılığında da bu kredi genişlemesinin bir miktarını iklim değişikliklerinin önlenmesi için kullanacaklarını açıklamaları. Almanya 2045 yılına kadar iklim değişikliği programı ile ilgili hedeflerini tutturmak için plan yaptı ve ne kadarını gerçekleştirecek meçhul ama yeni hükümetin programında bunun olacağı kesin. Diğer taraftan Union Almanya’da kapatılmış olan tüm nükleer santralleri yeniden açacağını parti programına koymuştu. Yeşiller’in desteğini aldığı bir durumda bunu nasıl sürdürecek yine bir merak konusu. Union ayrıca kendi oy kitlesine, daha fazla borçlanma yapmayacağına dair bir vaatte bulunmuştu ancak 500 milyar euroluk kredi borcu vaadinin dışında bir aksiyon olduğu için oy verenlerin kafasında bir soru işareti yarattı. ABD ve Ukrayna arasında yaşanan ve tüm kamuoyunun önünde ifşa olan gerginlik sonrasında Almanya’nın savunma sanayini güçlendirmek istemesi ile borçlanmasını bu yönde devam ettirmek istemesi de eleştirilere neden oluyor. Ayrıca altyapı çalışmalarının hızlandırılması, eski altyapının yenilenmesi için de harcanacak olan bu borç para Almanya’nın yeniden kurtarılması için önemli bir adım olarak gözüküyor. Dün, geçtiğimiz hafta Perşembe günü Almanya Budestag’da gerçekleşen meclis toplantılarını izledim. Müthiş bir demokrasi ve fikri haklara saygı ile ilerleyen konuşmalar oldu. CDU başkanı Friedrich Merz , şu an halen şanşölye olan Olaf Scholz ile Avrupa’da toplantılara gittiğini orada insanların, konuşulan bu borçlanma programı ile ilgili “Germany is back” dediklerini söyledi. Almanya’ya olan güvenin artması Avrupa ekonomisine ve euro’ya olan güvenin artması anlamında. Çok hızlı bir şekilde hükümeti kurmak istiyorlar bakalım önümüzdeki günlerde neler olacak.